MARDİN'İN KİLİSELERİ

Deyru’lumur Manastırı (Mor Gabriyel): Midyat’ın 18 km.doğusunda olup, Savurlu Mor Samuel ile Kartminli Mor Şemun tarafından MS.397’ de inşa edilmiştir. Manastır, 615’ten 1049’a kadar Metropolitlik Merkezi olmuştur.
Mor Behnam (Kırklar)Kilisesi: 5.yy'da yapılmıştır. Şar Mahallesindedir. Kilise’de üç giriş kapılı ince taş işçiliği ile işlenmiş mihrapları, dörtyüz yıllık ahşap mihrap kapıları, 1500 yıllık kök boya ile baskı perdeleri, geniş avlusu içinde çan kulesi evi ve adeta dantel gibi işlenmiş taş oymacılığı örneklerinin yer aldığı divan mevcuttur. 1170 yılında kırk şehitlere ait kemikler bu kiliseye getirilmiştir. Bugün Mardin Metropolitlik Kilisesidir.
Meryem Ana KilisesiMeryemana Kilisesi ve Patrikhane: 1860 yılında Patrik Antuan Semheri tarafından yaptırılan Kilise 21 sütun üzerine oturtulmuştur. Kilise’de: Kemer, yuvarlak taş sütunlar ve avluda korkuluklar yer alır. Patriğin oturma yeri ve İncil vaaz yeri, üzüm salkımlı motiflerinin ahşap el işçiliği ile bambaşka bir görünüm sergilemektedir. Kilisenin “Varnadrun, Baharan “koro balkonu aküstiktir.
Patrikhane, 1895 yılında Antakya Patriği İgnatios Benham Banni tarafından inşa ettirilmiştir. 1988 yılında Kültür Bakanlığına devredilen Patrikhane, restore edilerek 1995 yılından itibaren müze olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Eski Patrikhane binasının bir kısmı, ilde ana caddenin 1914-1915 yıllarında Almanlar’ın demirden yapılmış tekerlekli arabalarının geçebilmesi için yapılan genişletme çalışmalarında yıkılmıştır. 1958 yılında ana cadde genişletilip Cumhuriyet Alanı ve yol bugünkü haline getirilmiştir.
Mor YusufMor Yusuf Kilisesi (Surp Hovsep): Meclis-i Mebusan Üyesi Hovsep Kazasyan öncülüğünde 1894 yılında ibadete açılmıştır. İçinde 21 sütun bulunan kilisenin koro balkonu akustik olup, çok sayıda değerli ikonası vardır.
Deyrul Zafaran Manastırı (Mor Hananya):Milattan sonra 5. yüzyılda inşa edilen Deyrulzafaran Manastırı, muhteşem mimarisi yanında Süryani Kilisesi’nin önemli merkezlerinden biridir. 1932’ye kadar 640 yıl boyunca Süryani Ortodoks patriklerinin ikametgah yeriydi.
Manastır, Mardin’in 4 kilometre doğusunda, şirin bir dağ yamacın da, Mardin Ovasına hakim bir noktadadır. Üç kattan oluşan Manastır 5. yüzyıldan başlayarak farklı zamanlarda yapılan eklentilerle bugünkü haline 18. yüzyılda kavuşmuştur. Farklı zamanlarda yapılan eklentilere rağmen Manastır’ın adeta tek bir zamanda inşa edildiği havasını vermesi, bu eklenti binaları yapan mimarların ne kadar maharetli olduklarını gösteriyor.
Manastır, Milattan önce Güneş Tapınağı, daha sonra da Romalılarca kale olarak kullanılan bir kompleks üzerine inşa edildi. Romalılar bölgeden çekilince Aziz Şleymun bazı azizlerin kemiklerini buraya getirterek kaleyi manastıra çevirdi.
Deyrul Zafaran İçiBu nedenle Manastır, önceleri Mor Şleymun Manastırı olarak bilini- yordu. Mardin ve Kefertüth Metropoliti Aziz Hananyo’nun 793 yılından başlayarak büyük bir tadilat yapmasından sonra Ma-nastır onun adıyla, Mor Hananyo Manastırı olarak bilindi. 15. yüzyıldan sonra da Manastır’ın etrafında yetişen zafaran (safran) bitkisinden dolayı Manastır, Dey- rulzafaran (Safran Manastırı) adı ile anılmaya başlandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder